
Türk derin devleti tam 1 yıl önce muhtemelen kendilerinin müthiş gurur duyduğu bir cinayete imza attı.Bugün tam 1 yıl geçmişken olayın üzerinden, arkasındaki karanlık aydınlatılmaktan tamamen uzak.Soruşturmaların sonucunda her ay hatta her hafta yeni belgeler ortaya çıkıyor ve bunların hepsinin işaret ettiği bir nokta var.Bu nokta bu işin tamamen organize,devlet içindeki güçlerin büyük katkılarıyla hazırlandığı.Ortaya çıkan belgelerden en ilginci olay üzerine yazılmış bir tutanağın daha olay gerçekleşmeden yazılması yani olayın önceden sonucunun ve şeklinin resmi kurumlar tarafından bilinmesi.Buna ek olarak olayın en önemli sanığının bir polis muhbiri olması,olay öncesi bu kişinin polisle olay üzerine konuşmalar yapmış olması da gayet dikkat çekici.Malum tv den takip ettiğimiz kadarıyla Trabzon emniyetine daha önce bu konuda ihbar yapılmış olması ve bu ihbara emniyetin gösterdiği ilgisizlik ve bunun üstünü kapamak istemesi de ne denli organize bir işle karşı karşıya olduğumuzun göstergesi.Ayrıca istanbul valisinin olayın ardından, olayın bir organize iş olmadığını vurgulaması,katilin bir anda yakalanması,içişlerinin yaptığı açıklamada ilgili emniyet müdürlüklerini ve valilikleri savunması.Bir başarıdan söz eder gibi katil’in Türk emniyetinin başarısıyla yakalandığına vurgu yapıp ihmalden (bu olayın ihbarının daha önce yapılmış olmasına ve bunun neden değerlendirilmediğine vurgu yapmaması) bahsetmemesi gerçekten işin ne doğrultuda olduğunu açıkça gösteriyor.Olaya ya ahmaklıkla yada gerçekten uydurma bir iyi niyetle yaklaşan bir kesim,olayın ısrarla organize olmaktan uzak münferid bir olay olduğunu vurgulamaktan geri kalmıyor.Ayrıca buna ek olarak Türkiye’de bu karanlık işlerden nemalanan hayatını bunların üzerine kurmuş ciddi anlamda faşist,kafatasçı,statuko yanlısı bir kesimde olayın karanlığı ve bağlantıları aydınlatılmasın diye ısrarla uğraşıyorlar. Bunların hepsi bize demokratik olmaktan hala ne denli uzak hala gizli elerin kararlarıyla yönetiliyor olduğumuzu açıkça gösteriyor.Demokratik bir ülke bu katillerin ve onların ağababalarının cezasını kesip,olayı tüm gizli yönleriyle deşifre eden ülkedir.Demokratik olan ülkenin valisi,emniyet müdürü hatta içişleri bakanı özel bir çaba sarfedip hukukun önünü açar aksine delillerin üstünü örtüp bazılarını korumaya çalışmaz kısacası derin devletin tetikçiliğine soyunmaz.Bir sözüm de Hrant’ı arkadan vuran sahte kahraman ve onun gibilere,muhtemelen olaydan sonra hem katil hem onun gibiler kahramanlıklarıyla, kuvvetleriyle,elde ettikleri kendilerince zaferle onurlandılar ama aslında gururlandıkları şey yaptığı yazmak kendince doğruları yazmak,fikirlerini söylemek olan, silahsız, katillerin ağababaları gibi kanla kazandıklarıyla hergün yeni ayakkabılar değil altı delik ayakkabılar giyen halktan bir adamı sırtından kalleşçe vurmaktan başka bir şey değildi..Bir kez daha derin devleti ve onun tetikçisi tüm kurumları lanetliyorum...
MZA
2 yorum:
rakel dink'in de belirttiği gibi devlet 1 yıldır elde edilen onca bulguya ragmen hiçbir somut adım atmadı ve atmadıgı gibi bir de varolan delilleri karartma adına calısmalar yaptı. kan sesini adaletin susturucağını söyledi rakel ama şu aşamada halen devlet içindeki bazı aksiyonları gördükçe bu sesi daha uzun süre duyucağımızı hissediyorum. ama yine de umudum var. hrant dink'e sıkılan kurşun bu ülke için bir milat oldu ve bu ülkenin demokrat ve özgürlükçü bireyleri bundan sonra devleti sarıp sarmalayan virüsle savaşmaktan en azından o virüsü gün ışığına çıkarmaktan vazgeçmeyecekler...
Yorum Gönder